M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Ak Türkler mi, Kara Türkler mi?

Ak Türkler mi, Kara Türkler mi?

Referandum'daki yüzde 42 oylar Beyaz Türklerinmiş... Beyaz Türklerin sayısı bu kadar fazlaymış...Bir kere tesbit yanlış. Hayır verenler homojen bir yığın değil. Bir kısım Kürtler Kürt damarı, bir kısım Aleviler Alevi damarı yüzünden hayır dediler. Muhalif partiler taraftarlarına hayır verdirttiler.

SonraBeyaz Türkler de demektir?.. Ben Beyaz Türk diye Sabataycılara ve onların, kendilerine benzettikleri zümreye diyorum.

Sabataycılar öyle ahım şahım elit bir zümre midir? İçlerinde çok kültürlü olanlar vardır ama onlar istisnadır. Beyaz Türklerin özellikleri nelerdir:

Bir: Büyük dedelerinin mezar taşlarındaki Türkçe yazıları bile okuyamayacak kadar kara cahildirler. Bir Fransız veya Alman, 1927'de vefat etmiş büyük dedesinin mezar taşını okuyamazsa ona beyaz cahil mi derler, kara cahil mi?

İki: Bazıları iyi okul ve üniversitelerde okumuştur ama Beyazların ana kütlesi lügat bilir, ıstılah bilmez. Onları mükemmel İngilizce konuşur görürsünüz, lakin felsefe, mantık, psikoloji, ahlâk, metafizik, estetik terimleri konusundaki bilgileri pek yüzeyseldir.

Üç: Elit, aydın, seçkin, soylu olabilmek için kuvvetli bir ahlâk ve karakter kültürüne ve uygulamasına sahip olmak gerekir. Onların büyük çoğunluğunda bu yoktur.

Dört: Ben bir kişinin veya ailenin elit olup olmadığını şundan anlarım: Tatil için meselâ Ukrayna'ya gittiler. Bir hafta kaldılar, yediler içtiler, gezip eğlendiler. Bu müddet zarfında bir müzeye bile gitmemişlerse onlar seçkin değildir.

Beş: Bizde Beyaz denilen tabaka, hedonizmin pek aşağı bir seviyesinde hedonisttir.

Beyaz mı, Pembe mi, her neyse, bizdeki şu elitlerin ne mal olduğunu anlamak için memleketin haline bakmak lazımdır. Seksen küsur senedir yön vermeye, yoğurup şekillendirmeye çalıştıkları şu Türkiye'nin haline, eserlerine bakınız. "Âyinesi iştir kişinin lâfa bakılmaz / Görünür şahsın rütbe-i aklı eserinde..."

* (İkinci yazı)
BU ÜLKE HARAMLA ÂBADOLMAZ

Türkiye çağ atlıyor... Hamle üzerine hamle... Görülmemiş yenilikler ve değişiklikler... Çağdaş uygarlık seviyesine füze gibi fırlıyoruz... Ne acayip fırlayıştır bu...

Yapılan, gerçekleştirilen yeniliklerin bazısını elbette doğru buluyor ve tebrik ediyorum ama bazısını bir Müslüman olarak beğenmem ve tasvib etmem kesinlikle mümkün değil.

Son hamle ve yenilik haberlerinden biri şu: Bodrum'a yüz bin gay turist çekilecekmiş... Bu turistler bize çuvalla para bırakacakmış... Bu ve bunun gibi paralarla memleket ve millet kalkınacakmış.

Ben böyle dualara âmin demem.

İslâm'a göre kazanılan paraların helâl olması ve bu helal paraların hayırlı yollarda harcanması gerekir.

İslâm dinine göre:

Fuhuşla, içkiyle, ribayla,

Dinin ve Şeriatın haram ve kötü gördüğü şeylerle,

Ahlâksızlık ve faziletsizlikle,

Fuhuş ve zinayla,

Lüks ve israfla,

Kumarla ve lotaryayla,

Ve bunlara benzer kötü yollarla elde edilmiş paralar, gelirler, servetler ateştir, felâkettir, âfettir, gazab-ı ilâhîye sebep olur, azap getirir.

Benim inancım budur. Bu inancımın da çok doğru olduğunu çok iyi biliyorum.

Tarih, ahlâksızlıkları yüzünden yerin dibine geçirilmiş kavimlerin, devletlerin, toplumların hikâyeleri ile doludur.

Refah ve zenginlik yuvarlak lâflar ve kavramlardır. Kanaat ve fazilet içinde yaşayan bir vatandaş kendine yetecek az bir parayla refah içinde yaşar da; lükse, israfa, harama, aşırı tüketime, azgınlığa batmış bir kimse, on misli fazla parayla rezil ve sefil olur.

İslâm dini lüksü, azgınlığı, sefahati yasak ve haram kılmıştır. Halkının bir kısmı aç ve sefil bir ülkede Nemrudlar ve Firavunlar gibi lüks hayat sürmek, adam öldürmek gibi bir günahtır.

Dinsizin biri lüks ve israfa batmışsa onu bir kere tenkit eder, kınarım; bunu dindar geçinen bir münâfık ve mürâi yaparsa bin kere...

Bunca fuhuş, zina, kumar, seks azgınlıkları, bin çeşit ahlâksızlık ve faziletsizlik, her çeşit hırsızlık ve sahtekârlık, seller gibi akan içki, yalancılık, dolandırıcılık, halkı aldatma ile bu ülke nurlu ufuklara, pembe yarınlara mı koşuyor, yoksa felâkete mi?

Ne hallere düştük!.. Hedef, Bodrum'a 100 bin gay getirmekmiş. Gaylar beraberinde para getirecekmiş. Bu paralarla ülke, halk ve devlet çok kalkınacakmış...

Ne günlere kaldık ey Gazi Hünkâr!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi