M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

Paranın Saltanatı

Paranın Saltanatı

Globalleşen dünyada en büyük güç paradır. Para kimdedir? Dev holdinglerde, uluslararası dev şirketlerde, dev bankalarda... Başka?.. Birtakım diktatörlerde... Tunuslu Bin Ali'nin, Mısır diktatörü Mübarek'in, Kaddafi'nin servetlerini duymadınız mı? Daha başka?.. Birtakım zengin şahıslarda... Sonra?.. Bazı siyaset ve belediye adamlarında... Bazı dini cemaat ve tarikatlarda... İslam dünyasındaki bazı kral ve sultanlarda... Bazı devlet ve hükümet başkanlarında...

Peki demokrasi, insan hakları, hukuk falan ne oluyor? Bazı ülkelerde ve devletlerde onlar da var ama para ile barışık iseler ne ala. Barışık ve uzlaşmış değilseler para onları tahakkümü altına alıyor veya deviriyor.

Bizde durum nasıldır? Ben üç yüz milyar diyeyim, siz beş yüz milyar deyin kara para var. Hiçbir güç bu kara paranın üzerine gidemiyor. Kara para babalarının büyük nüfuzu ve gücü var.

Türkiye'de çok zengin, doların on milyarıyla zengin kimler var?

Birtakım holding, şirket, banka sahipleri var. Sonra birtakım politikacılar var. Birtakım eski ve yeni belediyecilerin kara para babası olduğuna dair yaygın ve yoğun rivayetler var.

Kara paralar nasıl saklanıyor? Bendeniz bu işlerin uzmanı değilim. Bildiğim kadarıyla gizli hesaplar var, "emanetçiler" var... Bu emanetçiler bazen babaya ihanet ediyorlar mı? Eden oluyor...

Türkiye'deki en büyük sektörler nelerdir?

Bildiklerimi sayayım:

Uyuşturucu ticareti... Kadın ve fuhuş ticareti... Yurdu baştan başa sarmış mafyalar... Din ticareti ve sömürüsü... Silah kaçakçılığı... Bazı belediyelerdeki yapılaşma dalavereleri...

Türkiye'nin devlet, ülke ve halk olarak soyulduğunu söyleyebilir miyiz?

Söyleyebiliriz. Ecevit iktidarı zamanında müzmin ve yüksek enflasyonla yüz milyarlarca dolarlık vurgun yapılmıştı.

Bir devalüasyonda bir gecede bir şirketin 4,5 milyar dolar kazandığı söyleniyor.

Peki bu işin/işlerin sonu ne olacak?

Nasıl, ne şekilde olacak bilmem ama sonunda büyük bir yıkım olacak.

Niçin kalkınma olmayacak da yıkım olacak?

Bendeniz Müslümanım, haram ve kara para ile abad olunmayacağını kesin şekilde bilirim.

*(İkinci yazı)
"İmamın Ordusu"

İnternetten tırnak içinde "imamın ordusu" diye aradım, 26 Mart tarihiyle 221 bin veri çıktı.

Ne menem kitaptır bilmiyorum, şu "İmamın Ordusu" için gayet güçlü ve tesirli bir reklam yapılmış oldu. Yayıncıları milyonlarca dolar harcamış olsalardı böyle reklam yapamazlardı.

Kitap basılır, piyasaya çıkar mı bilmem ama yayınlanacak olursa en az bir milyon satar.

Cumhuriyet tarihimizde matbaadan alınıp şehir dışında surların altında yakılarak imha edilmiş kitaplar vardır. Hür Adam gazetesi sahibi merhum Sinan bey yazmıştı, 1930'lu yıllarda ev hapsinde tutulan merhum Kazım Karabekir Paşa'nın "İstiklal Harbimizin Esasları" adlı kitabını basmış, polisler matbaaya baskın yapmış, kitapları bir kamyona koyup sur haricinde yakmışlar...

Atatürk, İnönü, Celal Bayar devirlerinde, daha sonraki askeri darbe rejimlerinde yurt dışında basılmış nice kitabın, derginin, gazetenin ülkeye sokulması Bakanlar Kurulu kararıyla yasaklanmıştır. Bu yasak kararları Resmi Gazete'de yayınlanırdı. Duyduğuma göre, yasak yayınların tamamı, İzmir'deki Devlet Demiryolları Matbaası'nda büyük bir kitap halinde basılmış. Bu kitabı elde etmeyi çok arzuladım ama ele geçiremedim. Yurda sokulması yasaklanan bazı kitap, dergi ve gazetelerde Milli Mücadele tarihimize, yakın devrin bazı kahramanlarına dair can alıcı ve can yakıcı bilgiler bulunduğu şüphesizdir.

İmamın Ordusu kitabının yayınlanması niçin istenmiyor? Bu konuda çok rivayet var...

Bu kitaptaki bilgilerin mahiyeti nedir?.. Üç şık var. Birinci şık: Kitaptaki bilgilerin yüzde yüzü yalandır... İkinci şık: Yüzde yüzü doğrudur... Üçüncü şık: Bir kısmı yalandır, bir kısmı doğrudur, yani yalanlarla doğrular birbirine karıştırılmıştır. Yüzde kaçı yalan, yüzde kaçı doğru. Orasını bilemem. Akla yatan bu üçüncü şıktır.

Henüz yayınlanmamış bir kitabın bilgisayardaki metnini polis marifetiyle almak, imha etmek hukuka uygun mudur?

Bu konu şu anda alabildiğine tartışılıyor.

Rivayete göre, kitap bir cemaat başkanı aleyhindeymiş, ona iftira ediyormuş.

Bu memlekette Allah'a, Peygamber'e, Kur'ana, İslam'a hakaret ve iftira eden kitaplar yayınlanıyor, çoğu hakkında adli takibat yapılmıyor.

Bazı dindarlar veya dindar geçinenler, Resul-i Kibriya aleyhi ekmelüttahaya Efendimize (Salat ve selam olsun ona) hakaret edilip saldırılınca ses çıkartmıyor, tepki göstermiyor, kendi şeyhlerine veya Efendilerine dokunulunca büyük gürültü çıkartıyor, büyük reaksiyon gösteriyor...

Genel seçimlerin sath-ı mailine girmiş durumdayız. Bundan sonra her gün olmasa bile her hafta, sık aralıklarla skandallar, büyük bomba patlamaları, dehşetli gürültüler, toz dumanlar göreceğiz.

İmamın Ordusu bombası bunlardan biridir.

Medya, halkı haberdar etmiyor ama büyük politikacılarımızdan birinin ayaklarının altındaki zeminin sessizce ve sinsice oyulduğu söyleniyor. Bu zat kimdir acaba? İmamın Ordusu kitabıyla bu zemin oymanın bir alakası var mıdır?

Önümüzdeki seçimlerde, bazı gizli güçlerin, esrarengiz Teşkilatların Meclis'e İslamcı kesimin alternatif başbakan adaylarını sokacağı da söyleniyor.

İmamın Ordusu basılsa alıp okur muyum? Şu anda evet veya hayır diyemeyeceğim.

İnternette yayınlansa?.. Belki açar bakarım. Enteresan ise, ipe sapa geliyorsa tamamını okuyabilirim.

Bu İmamın Ordusu içinde Siyonistler, Haçlılar, CIA, Mossad var mıdır? Kambersiz düğün olmaz... Sabataycılar, Kriptolar var mıdır? Vardır elbette...

Yayınlansa, Müslümanlar bu kitabı alır okur mu?

Dedikoduya, entrikaya, meraklı şeylere düşkün Müslümanlar alıp okuyacaklardır. Allah'ın sıfatlarını, en basit ilmihal bilgilerini bilmeyen nice Müslüman böyle kıraatlere bayılır.

Şu anda hatırıma geldi, bu kitapla Dinde Diyalog akımının ve hareketinin bir ilgisi var mıdır? Olabilir...

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi