Ermenek’te yaşanmış olan facianın ardından devlet erkânı adeta oraya göçtü! Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Bakanlar anında kaza mahallinde yer aldılar! Bu elbette sevindirici bir durum!

Olayı Ankara’dan takip etme yerine bizzat kaza mahalline gidilmesi takdir-i şayan bir durum! Bir de kaza mahallinde yaptıkları açıklamalar arasında “tutarlılık” olsa, ne güzel olurdu!

Cumhurbaşkanı ve Başbakan verdikleri mesajlarda, “Keşke bize söylemiş olsaydınız, haber vermiş olsaydınız o zaman gereğini yapardık, takibini yapardık” derken Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız çok farklı bir söylemle karşımıza çıkmış bulunuyorlar!

Çelik özetle diyor ki: 

“Açıkça söylüyorum. Kim alınıyorsa, sözlerim kime gidiyorsa gitsin. İçim yanıyor benim. Gerçekleri konuşmayacak mıyız? Türkiye’de Karaman’daki gibi çok sayıda küçük maden var. İşveren daha fazla kâr için yatırım yapmıyor. İşte bu tür madenler kapatılmalıdır.”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız da, “Bu bir doğal afet değil” diyor.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız’ın bu sözleri ne anlama geliyor?

Ne anlama gelecek devletin bu tür madenler hakkında önemli bir bilgiye sahip olduğu anlamına geliyor tabii ki! 

Hâl böyle olunca Cumhurbaşkanı ile Başbakan’ın, “Bize söylemiş olsaydınız, haber vermiş olsaydınız” mesajının bir anlamı kalıyor mu? Kalmıyor elbette!

Çalışma Bakanı Çelik ve Enerji Bakanı Yıldız tarafından bilinen gerçeklerin daha üst düzeydeki yetkililer tarafından bilinmemesi söz konusu olabilir mi?

Kuşkusuz onlar tarafından biliniyor olmalı!

Ama ne var ki bir de ocak kapatılmaya kalkışılınca işveren tarafından devreye sokulan “elli kişi” gerçeği var!

Yani “hatır gönül” meseleleri var!

Biz bu tür manevi baskıların sadece “işverenler” tarafından yapıldığını sanmıyoruz!

İşlerini kaybetmemek isteyen işçilerin, işçiler işsiz kalınca kendilerinin de birçok sorun yaşayacağını düşünen esnafların da aynen işverenler gibi yetkililer üzerinde “manevi baskı” kurma ihtimallerinin yüksek olduğuna inanıyoruz.  Evet; “Devlet facianın gelmekte olduğunu bilmiyor muydu?” diye bir soru sorulursa buna gönül rahatlığı içinde “bilmiyordu” demenin mümkün olmadığının farkındayız.
Çünkü Çalışma ve Enerji Bakanlarının yaptıkları açıklamalar bunu gösteriyor! 

“Kim alınıyorsa, nereye giderse gitsin” sözleri yabana atılacak sözler değil! Biz de yabana atmıyor ve daha üst düzeyden yapılan açıklamaları da bu gözle değerlendiriyoruz!