M. Şevket Eygi

M. Şevket Eygi

İyilere

İyilere

İyilere: Siz kötülerden daha cesur, daha gözü kara, daha atılgan, daha kültürlü, yasal sınırlar içinde daha mücadeleci olmazsanız, bu devlet bu vatan bu halk kurtulmaz. Sizler de kurtulamazsınız, sizden cesur kötülerle birlikte cümbür cemaat batarsınız.
***
 
DÖNMELER Times Herald gazetesinden günün özeti: Şok şokşok… Şak şakşak… Pat küt pat… Güm gümbede güm… Hah hah hay… Müjde, ünlü manken gebe kaldı… Ünlü sporcu Feşmekâne ile yatıp zina yaptı… Şehveti arttıran besinler… Orgazm orgazmorgazm… Üç askerimiz şehit oldu, içimiz gamla doldu… Seksî kadının donu düştü… Filan yerde patlama oldu, ölüler ve yaralılar var… Birbirinden meraklı gizli seks kasetleri… Terör her yeri sardı… Sarımsak nelere iyi gelir?.. Heyecanlı bir mum söndü toplu seks hadisesi… Şehitler… Yaralılar… Futbol futbolmutbol… Laiklik elden gidiyor, Türkiye batıyor… Ah 30’lu yıllar… Liseli bir kız geceleyin tek başına gittiği erkeğin evinde öldürüldü, bu ne vahşet… Bu halk adam olmaz… Gizli aşıklar otomobilde yakalandı… Evleniyorlar… Boşanıyorlar… Seks şehit terör afrodizyak maddeler içkiler lüks ve ihtişamlı tatiller cinsel ilişkiler daha fazla şehvet lezzet vatan millet…
 
***
Rusya, üç Baltık devletine saldırabilirmiş. Bu üç devletin isimleri nelerdir? Başkentleri… Bu üç ülkeyi kısaca anlatan bir kompozisyon yazabilir misiniz?
***
 
Bir din düşmanına: Ben sana gavur demesem bile sen zaten gavursun. 
***
 
Üç aylara girdik. Mübarek ve feyizli Ramazana iki aydan az zaman kaldı. Ne gibi hayırlı işler yapıyoruz? Hayırlı hazırlıklarımız var mı? Kendimizi ve toplumu ıslah etmek için ciddî çalışmalarımız var mıdır? Sahih bir ilmihal ve ahlak kitabı okuyup, öğrendiğimiz bilgileri hayatımıza uyguluyor muyuz? İslama, Kur’ana, Sünnete, Şeriata, Ümmete hizmetimiz dokunuyor mu?
***
 
Birine: Gıybetimi yapma, iftira atma. Bu fakiri kötü görüyorsan ve sen de Müslümansan, ıslahım için dua et. Bir Müslümandan bu beklenir.
***
 
Pazar sabahı saat 7.30 ile 8 arasında Marmara’dan Boğaz’a yüzen bir yunus balığı gördüm. Eskiden Boğaz’da çok yunus vardı, Şirket-i Hayriye vapurları ile yarışırlardı. Yunuslar çok zeki hayvanlardır, insanları çok severler, onlara kötülük edenler insan değildir.
***
 
Bahar geldi, geliyor. Ne kadar kaldıysa mor salkımlar açacak, Boğaziçi yeşillenmeden önce erguvan rengine bürünecek. Nisan ayında İstanbul çiçeklerini seyr etmeyi, koklamayı ihmal etmemeliyim.
***
 
Cihangir’in altında, Tophane sırtında, bir sokakta birkaç ahşap eski zaman evi kalmış. Onlardan birinin önünde otuz kadar sokak kedisi, ev sahibinin yiyecek dağıtacağı saati bekleşiyordu. Allah o merhametli zata iyilikler nasip etsin. 
***
 
Bitpazarında her hafta tezgah açan tanıdık bir eskiciden, bir eski zaman hanımının sandığından çıkma işlemeli küçük örtüler, elle boyanmış yazmalar aldım. Kadıncağız ölmüş, mirasçıları sandığı içindekilerle birlikte satmış. Cenazesi toprağa verilmiş, eşyaları pazara düşmüş.
***
 
Birini yemek yerken gördüm, keşke görmeseydim…
***
 
Kiraz ağaçlarının çiçek açma mevsimi geldi. Sultanahmet parkında, Haseki hamamının Sultanahmet camiine yakın köşesinde dillere destan harika iki Japon kiraz ağacı vardı. Meyve vermezlerdi ama çiçekleri güzel ama çok güzeldi. Parkı tanzim ederken, hiç lüzumu olmadığı halde o iki ağacı kestiler. Onları unutamıyorum. 
***
 
Resepsiyon sahibine: Davetiniz için çok teşekkür ediyorum. Otomobilim ucuz, mütevazı, biraz külüstür bir vasıta olduğu için gelemeyeceğimi üzülerek bildiririm. Onca lüks, ışıltılı, pahalı, debdebeli, son model, cafcaflı, tantanalı, ihtişamlı, statü araba içinde ezilmek istemem. (Otomobilimden hiç şikayetçi değilim, ihtiyacımı karşılıyor, işimi görüyor.)
***
 
Uyarı: Dua ediniz… Allah rızası için sadaka veriniz. Bu iki şeyi hiç ihmal etmeyiniz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
M. Şevket Eygi Arşivi