Zeki Ceyhan

Zeki Ceyhan

Bakan coştukça coşuyor!

Bakan coştukça coşuyor!

Çevre ve Şehircilik Bakanı ekranlarda coştukça coşuyor.

“Yüksek binaların takipçisi olacağız” diyor. Bununla yetinmeyip, “Belediye başkanlarını uyarıyoruz” diyor. Bununla da yetinmeyip, “Yüksek binaların yapılmasına müsaade etmeyeceğiz” diyor.

Üstüne üstlük bir de, “Yüksek binalar geçmişte ihtiyaçtı şimdi silueti bozuyor” diyor.

Ve seksenbir vilayette en az birer tane millet bahçesi yapılacağını müjdeliyor!

“İstanbul’da millet bahçeleri ile kişi başına düşen yeşil alanı yüzde 10 artırıyoruz” diyor.

Ankara’da bu oranın yüzde 7’leri bulacağını ifade ediyor.

Bakan ekranlarda coştukça kendisini seyreden vatandaşlar ise bir şeyler sormaktan kendilerini alamıyorlar.

Mesela Emlak Konut Genel Müdürlüğü döneminde TOKİ arazilerine gökdelenleri kimin yaptığını merak edenler var.

Vatandaşlar arasında aptal yerine konulduklarını düşünenler var.

Kimileri de açıktan Emlak Konut’un etrafındaki gökdelenlere kimin izin verdiğini soruyorlar.

Birileri de bakan beye “atı alanın Üsküdar’ı geçtiğini” söylememizi istiyor. Geçmişte ihtiyaç olan bir şeyin şimdi nasıl siluet bozduğunu merak edenler de “izin verirken geleceği hiç mi düşünmediniz” diye soruyor.

Hele içlerinde bir soru var ki demeyin gitsin.

“Sanki uzaydan mı geldi bu binalar, kimin eseri?” deniliyor.

Binalar elbette uzaydan gelmedi!

Dün ihtiyaç diye izin verdiler, bugün yükseklerden gelen bir esinti ile karşı çıkıyorlar.

Yarın yükseklerden gelen esinti yön değiştirsin bu arkadaşlar yine gökdelenleri sahiplenirler.

Bir başka vatandaş ise bakan beyi dinlerken, “Dostlar alışverişte görsün” dediğini iletiyor.

Evet, dostlar alışverişte görsün!

Artık inandırıcılıktan uzaklaştılar. İktidardakiler ne söylerlerse söylesinler kimse inanmıyor ve hızla güven kaybına uğruyorlar.

Vatandaşlar bu tür açıklamalara gülüp geçiyor.

Bir başka vatandaş ise şöyle soruyor:

O binaları sizinkiler yapmadı mı? Şimdi de takipçisi olacaklarmış! Tavşana kaç tazıya tut mu diyorlar?

Yer gök gökdelenlerle dolmuş iken bu tür konuşmalar vatandaşların “bize hikâye anlatmayın” diye düşünmesine neden oluyor.

Bu konuşmaları ister hikâye, ister masal niyetine dinleyin.

Yani çok fazla ciddiye almanın âlemi yok!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Zeki Ceyhan Arşivi